Öncelikle “Marka İletişimi” markanın kamuoyundaki itibarını korumayı amaçlayan bir yönetim bütünüdür.

“Marka iletişimi” insanların gözünde nasıl görünmesi gerektiğini, nasıl görüneceğini, ne söyleyeceğini ve nasıl konumlanacağını belirler.

Marka olmak uzun ve aşamalı bir yoldur. Sabrina’nın burnunu oynatması ya da bir parmak şaklatmasıyla olabilecek bir süreç değildir. Kalıcı ve sürdürülebilir olması için yapılması gereken önemli noktalar bulunmaktadır.

Genel olarak bakıldığında reklam, afiş, tanıtım, fuarlar, organizasyonlar gibi çeşitli iletişim stratejileri kullanılabilir.

Marka İletişimi Nedir? Ne Yapar?

Marka iletişimi, markalaşma sürecinde atılan adımların tümüne denir. Bu iletişimin stratejik olması gerektiği kadar sürdürülebilir de olması gerekmektedir.

Marka olmak ve marka olarak kalabilmek için yapılan çalışmalar sürekli ve kalıcı olmalıdır.

Marka İletişimdeki ilk hamle...

Öncelikle marka bunun uzun, yorucu ama bir o kadar da keyifli bir yolculuk olduğunu kabul etmelidir.

Marka olmak isteyen bir firmanın hikayesinin olması gerekir. Kuruluş amacını tanımlayan, değerlerini anlatan bir hikayesi olmalı. Böylelikle hedef kitlesine dokunan, yaşayan bir yanı da olacaktır. Sonrasında bu hikayeyi tamamlayan mesajları olmalıdır.

Marka ismi, logosu, sloganı bir bütün olarak hikayesini yansıtabilmeli ve hedef kitlesine de bunu iletebilmelidir.

Dikkat Edilmesi Gerekenler!

Marka olma yolundaki ilk hamle tamamlandıktan sonra diğer hamleleri de planlamalıdır. Marka stratejilerini ve söylemlerini belirlemelidir. Müşterinin aklında oluşacak tüm sorulara yanıt vermelidir. Bunu detaylandırmak için 5N1K sorularını cevaplandırarak ilerleyebilir. Bu markanın ayrıntıları görmesini ve hedef kitlesini de analiz etmesini de sağlar.

Nerede? Ne Zaman? Nasıl? Neden? Ne? Ve Kim?

Tüm bu soruları markanın net olarak stratejileri ile tanımlaması gerekir.

Kim?

Markanın öncelikli söylemi “Biz Kimiz” olmalıdır. Bunu açıklarken samimi ve güvenilir olmalıdır.

Marka olarak hedefleri, değerleri ve önem sıralamaları belirtilmelidir.

Ne?

Marka olma yolunda belirleyeceği tüm kampanyalarda ne söyleyeceğine tüm markaların dikkat etmesi gerekmektedir. Hedef kitle ve kullanıcı analizleri yapıldıktan sonra satılacak ürün veya hizmetin tüketicisine ne demesi ve ne dememesi gerektiğini belirlemiş olmalıdır.

Nerede?

Hangi mecralarda reklamları olacak?

Hangi ürünler ya da hizmetler nerelerde gösterilecek?

Hangi söylemlerle öne çıkacak?

Tüm bu soruların cevaplarının net ve altı dolu olması gerekir. Popüler kültür içerisinde şeker gibi erimeden tadıyla, tuzuyla kalabilmelidir.

Ne Zaman?

Markanın kuruluş zamanı, ön plana çıkarmak istediği bir tarihi varsa çıkışı ya da lansmanı bu zamanlara getirmeli. Rakiplerinden farklı olacak analizlerle ilerlemelidir.

Nasıl?

Markanın sektöründeki rakiplere göre kuvvetli ve zayıf yanlarının belirlenmesi gerekir. Kuvvetli yanları ile her zaman duvar gibi sağlam olmalıdır. Zayıf yanları da darbelere karşı duvarı destekleyecek kalkanlar olarak kullanılmalıdır. Bu yüzden markanın hikayesindeki pırlantayı parlatmak ve sürdürülebilirliğini sağlamak gerekmektedir. Sonrasında da nasıl bir imajının olacağına ve nasıl görüneceğine karar vermek gerekir.

Neden?

Markanın hedef kitlesine neden onu seçmeleri gerektiğini anlatması gerekir. Hedef kitlenin deneyimlerindeki farklılıklar, alışveriş alışkanlıklarındaki değişiklikler, hayata bakış açıları marka söylemlerini etkileyecektir. Savunduğumuz konular; sponsorluk anlaşmalarını, reklam alanlarını ve reklam söylemlerini bile etkilemektedir. Örneğin; Geri dönüşümü destekleyen ve savunan bir firmanın geri dönüşüm adına üretim ya da hizmetinde bir şey yapmaması inandırıcılığını tüketici tarafında sorgulatacaktır. Bu yüzden Neden? Derken olabilecekleri de hesaplayarak ilerlemelidirler.

Markalaşma yolunda en önemli adım hedef kitleye samimi ve tutarlı olunmasıdır. Tüm iletişim stratejilerinin de bu temel prensip ile ilerlemesi gerekmektedir.

Markalaşma sürecinde rakiplerin iyi takip edilmesi gerekir. Teknolojinin sonuna kadar kullanıldığı ve birçok yapay zekâ modelinin iş dünyasının içerisine girmesiyle sektörler, alışkanlıklar, yaşamlar hatta bilgiyi alış tarzları bile farklılaştı. Bu yüzden markanın, marka olmadan önce kendini sürekli geliştirebilir teknolojilerle de tamamlaması ve geliştirmesi gerekir.

Teknoloji ne kadar hızlı ilerlese de hala eskimeyen en önemli iletişim modeli tüketici ile bağ kurmadır. Marka iletişimi samimi ve güven sağladığı sürece, bilinirlikte o ölçüde ivme kazanır.

Günümüzde değişen birçok faktör yaşam koşulları, enflasyon, siyasi ve ekonomik krizler iletişim tercihlerimizi de değiştirdi. Etkili bir marka iletişimi yapabilmek için tüm bu faktörleri göze alarak farklı reklam modelleri de düşünülmelidir.

Tüm bu konuları değerlendirirken bütünleşik pazarlamanın marka iletişimine büyük destek sağladığını da unutmamak gerekir. Kısacası bir markanın, marka olma yolunda her alanda paralel olarak ilerleyen iletişim stratejileri olmalıdır. Gelenekseli, dijitalle harmanlayarak ilerlemesi daha köklü temeller atmasını sağlayacaktır.

Samimi, güvenilir ve gerçekçi bir marka olmak için; sağlam bir iletişim stratejisiyle ilerlenmelidir.